Aynı gün Alman Makine ve Tesis Üreticileri Birliği (VDMA)’nin daveti ile gerçekleşen Akışkan Gücü Zirve Toplantısı'nda ise; CETOP üyesi her dernek, kendi ülkesindeki genel ekonomik göstergeler ve akışkan gücü konularında sunumlar yaptı. AKDER Yönetim Kurulu Üyesi ve İstatistik Komitesi Başkanı olarak Sn. İbrahim Güner de, yaptığı sunumda Türkiye’deki akışkan gücü sektörüne ait veriler hakkında bilgi verdi.
*CETOP, Avrupa’da halen 17 ülkenin akışkan gücü derneklerinin bir araya gelerek kurdukları bir komitedir. AKDER bu komiteye 2000 yılında üye olmuş ve faaliyetlerine katılmıştır. Halen bir üyemiz bu komitede başkan yardımcılığı, bir başka üyemiz de eğitim komitesi üyeliği yapmaktadır.
CETOP, üyesi olan ulusal derneklere ve üyelerine teknik, istatistiki bilgiler aktaran, mesleki eğitim konusunda standartlar koyan ve destekleyen, kısaca akışkan gücü sektörünün Avrupa temsilciliği görevini yürüten bir kuruluştur.
Tek taşla iki kuş vurmak zor olabilir…
Ama tek tuşla iki ARO Pompa'yı
yönetmek çok kolay.
Sıvı transferini hala manuel olarak yapıyor ve otomasyonun pahalı ve karmaşık olduğunu düşünüyorsanız, ARO Kontrol Ünitesi ve ARO EXP Serisi Elektronik Arayüzlü Pompalar ile tanışın.
ARO kontrol ünitesi, dokunmatik akıllı tuş sistemi ile sizlere tam otomatik çoklu pompa kontrolü sunuyor. Bir ARO Kontrol Ünitesi ile iki adet ARO EXP Serisi Elektronik Arayüzlü Pompayı kontrol edebilir, maliyetlerinizi azaltabilir ve üretim sürenizi optimize edilebilirsiniz.
ARO Kontrol Ünitesi ve Elektronik Arayüzlü Pompalar
ARO kontrol ünitesi, dokunmatik akıllı tuş sistemi ile sizlere tam otomatik çoklu pompa kontrolü sunuyor. Bir ARO Kontrol Ünitesi ile iki adet ARO EXP Serisi Elektronik Arayüzlü Pompayı kontrol edebilir, maliyetlerinizi ve üretim sürenizi optimize edilebilirsiniz.
Özellikleri
• Kapalı döngü sistemi ile akışkan dağıtımının +/- %1 içinde tekrarlanabilmesi
• Uzaktan kumanda ile güvenli kontrol ve izleme
• İki bileşenin doğru harmanlanma süreci için çoklu pompa kontrolü
• Kontrol ünitesi ile sızıntı tespiti, sıvı seviye algılaması ve oransal kontrol
• Gönderilen uyarılara göre otomatik kapatma ve bakım ihtiyaçlarının kayıtlı tutulması
• ARO kontrol ünitesi ve ARO EXP Elektronik Arayüzlü Pompalar ile sorunsuz entegrasyon
ARO Elektronik Ara Yüzlü Pompalar
ARO elektronik arayüzlü pompalar hava ile çalışan elektronik kontrollü transfer yapan diyaframlı pompalardır. ARO kontrol üniteleri ile birleştirildiği zaman, bu pompalar tutarlı akış oranı sağlarlar.
Akıllı tasarımı ile sınıfının en iyisi ARO elektronik arayüzlü pompalar, kimyasal arıtmalardan ticari çamaşırhanelere kadar birçok uygulama için idealdir.
Özellikleri
• Dahili selenoid kontrolü sayesinde diğer elektronik parçalarla sorunsuz entegrasyon
• Maksimum akış oranı ve minimum hava tüketimi
• Dahili çevrimiçi sayacı ve strok sonu basınç sinyali ile strok sonu geri bildirimi ve pompa verilerinin izlenmesi
• Sızıntı algılama seçeneği ile maliyetli üretim kesintilerini azaltmaya yardımcı olan diyafram arızalarının tespiti
• Fabrikaya monte edilen çevrimiçi sayacı ve sızıntı tespit kitleri
• Sorunsuz ve hatasız kurulum için önceden birleştirilmiş parçalar
• Yağsız tasarım ve kolay tamir-bakım için azaltılmış parçalar
• Hemen hemen her sürece (akışkan ya da viskozite) uygun çoklu boyutlar
• 5 yıl garantili
• ATEX Uyumlu
***
Günmak A.Ş. 1986 yılından bu yana Amerikan Ingersoll Rand firması’nın ürünü olan ARO Pompaların Türkiye Temsilcisidir. ARO pompa satışı, servisi ve yedek parça temini konusunda daha fazla bilgi için www.gunmak.com.tr/tr/pompalar/index.html adresimiz üzerinden pompalar bölümünü ziyaret edebilir, uzman personellerimizle iletişime geçebilirsiniz.
Tabiatı akvaryuma sığdırmak:
Akvaristlik…
Akvaryumda ya da havuzda yapılan bir çeşit peyzaj çalışması. Çeşitli sucul (suda yaşayan) bitkiler, kayalar, taşlar, suların sürüklediği ağaç dalları ve deniz yaşamının akvaryum vb. kapalı bir ortamda düzenlenmesinden oluşuyor. Bir tabiat formu ve ekosistem oluşturularak, bu işe uygun balıklarla akvaryumun içine yerleştirildiği bir teknik.
Akvaristlikte asıl amaç akvaryum hobisini doğaya, akvaryumda yaşayan bitkilere, omurgasızlara ve balıklara zarar vermeden, bilinçli bir şekilde gerçekleştirmek. Bu hobiyi yapan kişilere ise Akvarist deniyor.
Kökeni antik çağlara dayanıyor. Önceleri gıda olarak havuz ve göletlerde yetiştirilen balıklar, daha sonraları dekoratif amaçla birçok kültürde kullanılıyor ve günümüzde izlemeye doyamadığımız bir sanat eserine dönüşüyor.
Tıpkı Japon Takashi Amano’nun yaptıkları gibi… Kendisi bir manzara fotoğrafçısı. 1975 yılından beri Amazon, Borneo ve Batı Afrika’daki yağmur ormanları ve Japonya’daki el değmemiş ormanlarda doğa manzaraları çekiyor.
Aynı zamanda ünlü bir akvarist. Yaptığı tasarımlar ile neredeyse tabiatı alıp, akvaryumun içine sığdırıyor. O akvaristliği, su altının bahçe gibi düzenlenmesi olarak tanımlıyor.
Takashi Amano’nun eşsiz akvaryum tasarımlarını yandaki resimlerde görebilirsiniz. Hazır konumuz akvaryumlardan açılmışken, akvaristlik olmasa da, çoğumuzun yakından tanıdığı, akvaryumda balık besleme tekniklerini ve amatör bir akvaryum peyzajının nasıl yapıldığını merak ettik. Günmak’ta, Servis Teknikeri olarak çalışan Kaan Türkmendağ, akvaryum hobisine gönül vermiş kişilerden biri, kendisinden bu hobisiyle ilgili birçok faydalı bilgiler öğrendik.
Kaan Bey, kendinizden bahseder misiniz?
1984, İstanbul doğumluyum. Evliyim ve Taha adında bir oğlum var. İstanbul Üniversitesi, Elektrik Bölümü mezunuyum. Günmak’ta, Endüstriyel Alet Bölümü’nde, servis teknikeri olarak çalışıyorum.
İş dışında balıklar ve akvaryum peyzajı ile ilgileniyorsunuz. Akvaryum peyzajı nasıl bir hobi?
Kesinlikle çok güzel bir hobi… Boş bir akvaryum alıyorsunuz, sonra onu çeşitli bitki ve malzemelerle, kendi beğeninize göre düzenlemeye başlıyorsunuz. Biraz sabır ve emek istese de, akvaryumu tamamlayıp, karşısına geçtiğinizde kendinizi çok mutlu hissediyorsunuz.
Akvaryum peyzajı nasıl yapılır, kısaca tekniğinden bahseder misiniz?
İlk önce akvaryuma bitkiler için toprak koyuyorsunuz. Daha sonra yavaşça su ekliyorsunuz. 1/3 oranında su ekledikten sonra, bitkileri ve havalandırma ekipmanlarını ekliyorsunuz. Tasarımınızı hazırlarken, bitkilerin büyüyeceğini ve daha büyük alanlara ihtiyaç duyacağını göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Ardından akvaryumun suyunu tamamlayıp, boş olarak çalıştırıyorsunuz. Haftalık %25-%30 oranlarında su değişimleri yaparak, akvaryum değerlerini sabitliyorsunuz. Ortalama bir akvaryumun tam olarak hazır olması 1 ila 2 ay gerektirir. Tüm işlemleri tamamladıktan sonra, balıkları akvaryuma alıştırmaya başlayabilirsiniz. Bunu yapmanın en iyi yolu; aldığınız balıkları bir kaba koyarak, hazırladığınız akvaryumdaki sudan bu kaba damlatma yöntemiyle su transferi yapmaktır. 2 ila 3 saatlik bir süre sonunda kaptaki su değerleri akvaryumdaki su değerlerine yakın olacaktır. Ardından balıkları alarak, akvaryuma ekleyebilirsiniz.
Akvaryumları ve balıkları çoğu insan sever. Sanırım, birçoğumuz da hayatımızda en az bir kez küçük bir süs balığı alıp, beslemişizdir. Peki siz ilk ne zaman bu hobiyle ilgilenmeye başladınız?
Akvaryumu ilk defa 9 yaşındayken, bir akrabamızın evinde gördüm. Çok hoşuma gitti ve ben de bir akvaryum almak istedim. Tabi bir hevesle, hiçbir bilgi sahibi olmadan başladım. Akvaryum nasıl temizlenir, içindeki suyun özellikleri nasıl olmalıdır, balık nasıl beslenir bilmediğim için de maalesef bazı kötü sonuçlarla karşılaştım. Çoğu insan böyle bir durumda akvaryum hobisinden vazgeçer ve tekrar denemek istemez, ama ben devam ettim. 15 yaşındayken, bilgi sahibi olarak ilk akvaryumumu kurdum. Daha sonra da ilgim sayesinde ilerlettim ve farklı akvaryumlar tasarladım.
Doğal akvaryum tasarımcılığı ile uğraşan kişilere akvarist deniyor. Kendinizi amatör bir akvarist olarak nitelendirebilir misiniz?
Yaptığım iş tam olarak, bu kelimenin karşılığı mı, bilemem. Belki, amatör olarak denebilir. Bir akvarist için en önemli şey, akvaryumun tasarım ve düzenini içinde yaşayacak canlılara uygun olarak yapmaktır. Akvaryumu kurduktan sonra da sistem, sürekli kontrol edilmelidir. Ben de bunları yapmaya özen gösteriyorum.
Örnek aldığınız ve/veya tasarımlarını takip ettiğiniz bir akvarist var mı? Mesela, ünlü akvarist, Takashi Amano’yu tanıyor musunuz?
Takashi usta Takashi Amano, bu işi gerçekten çok iyi yapan insanlardan biri. Ancak onun yaptığı akvaryumları hazırlamak için çok zamana, özel ekipmanlara ve daha fazla bilgiye ihtiyaç olduğu kesin. Tasarımlarını çok beğeniyorum… Gene de başkasının yaptığı bir akvaryumun resmine bakıp keyif almaktansa, amatör de olsa kişinin kendi düzenlediği akvaryumu seyretmesinin çok daha keyifli olduğunu düşünüyorum.
Bir akvaryumu düzenlerken çoğunlukla hangi tip malzemeler kullanıyorsunuz?
Ben lepistes türü balıklar yetiştirmeyi seviyorum. Bu nedenle akvaryum tasarımında, ağaç kütükler veya suda yaşayan bitkiler kullanıyorum. Ortam değerini sağlamak için ise hava motoru, PH değerini düzenleyecek ürünler ve ısıtıcılar…
Evinde kendi akvaryumu olan kişiler için birkaç püf noktası verebilir misiniz?
İyi bir akvaryum bakımında nelere dikkat etmeliler? Akvaryum seçimi, balık ve bitki seçiminde neler önemli?
Aslında hepsi önemli, çünkü akvaryumun içinde canlılar var ve orada küçük bir ekosistem yaratmanız gerekiyor. Besin döngüsü, akvaryumlarda önemli bir yer tutar. Her şeyden önce akvaryumdaki bu dengeyi sağlamak ve korumak zorundasınız. Yapacağınız ufak bir yanlış işlem, istenmeyen bir sonuca sebep olabilir. Bunun yanı sıra su içeriği, akvaryumdaki en önemli koşullardan birisidir. Bu nedenle akvaryum suyu 15 günde bir değiştirilmelidir, yalnız akvaryumdaki suyun tamamı değiştirilmez. Suyun %25’inin değiştirilmesi yeterlidir. Ancak su bozulduysa, tamamı değiştirilebilir. Akvaryumlarda birbirine uygun balık türlerini beslemek gerekir, bu nedenle her balık türü akvaryuma eklememeli. Ve yeni alınan balıkları akvaryumdaki suya alıştırmadan akvaryuma eklememeye dikkat edilmeli.
Son olarak akvaryum tasarımcılığı ile ilgili yapılan yarışma veya etkinlikler var mı? Hiç yarışmaya katıldığınız mı?
Türkiye Lepistes Derneği’nin katıldığı yarışma ve fuarlar var. Lepistes Derneği, Türkiye’de Lepistes’e verilen değeri artırmaya çalışıyor. Bizim baktığımız Lepistesler, safkan olarak geçiyor ve maalesef yurtdışından geliyor. Bu balıkları ve yeni türlerini biz de Türkiye’de üretebiliriz, yapan kişiler var fakat desteklenmeleri gerekiyor. Kısaca Lepistes’in Türkiye’de tanıtılması ve Türkiye’nin de bu işi yapabileceğini dünyaya göstermeye çalışıyoruz. Bu sebeple, Lepistes Derneği olarak, 23-26 Ekim 2014’teki Pet İstanbul Fuarı’na ve orada yapılan bir yarışmaya katıldık. Yakın tarihte de uluslararası bir yarışma düzenlenmesi planlanıyor.
Geleceğin en temiz enerji kaynağı olan hidrojen (H2) gazı tipik olarak yaklaşık -253°C'de sıvılaştırılarak depolanabiliyor. Hidrojen yerel olarak üretimi mümkün, kolayca ve güvenli olarak her yere taşınabilen, taşınması sırasında az enerji kaybı olan, ulaşım araçlarından ısınmaya, sanayiden mutfaklarımıza kadar her alanda yararlanacağımız bir enerji sistemi. İçten yanmalı motorlarda doğrudan kullanımının yanı sıra katalitik yüzeylerde alevsiz yanmaya da uygun bir yakıt. Ancak hidrojeninin dünyadaki gelişimi, yakıt olarak kullanıldığı yakıt pili teknolojisinin gelişimi doğrultusundadır.
Hidrojen üretimi, hidrojenin sıvılaştırılması, sıvılaştırılmış hidrojenin deniz yoluyla taşınması, depolanması, hidrojen kullanımı ve hidrojen enerji üretimi tesislerinden oluşan “Kawasaki’nin Hidrojen Yolu” ile yakın gelecekte enerji üretimi için kullanılacak olan hidrojenin, çevre dostu ve yaşanabilir bir toplum yaratılmasına katkı sağlaması amaçlanmaktadır.
Bunu biliyor muydunuz?
*JAXA Tanegashima Uzay Merkezi’nde kullanılan “Sıvılaştırılmış Hidrojen Depolama Tankının” Kawasaki Heavy Industries tarafından 25 yıl önce kurulduğunu biliyor muydunuz?
Her geçen gün artan dünya nüfusu enerjiye olan ihtiyacımızı arttırırken, yeni enerji kaynaklarının araştırılmasını da gerektiriyor. Enerjinin üretilmesi konusunda, kimimiz nükleer santrali elzem sayarken, kimimiz de daha güvenli, insan sağlığını tehlikeye atmayacak, rüzgâr ve güneşten elde edilebilecek enerjilerin kullanılmasını destekliyoruz.
Dünyanın artan enerji gereksinimini çevreyi kirletmeden ve sürdürülebilir olarak sağlayabilecek bir enerji sistemi mevcut. Hidrojenden enerji üretimi, bugün bütün bilim adamlarınca en ileri teknoloji olarak kabul ediliyor.
Hidrojen 1500'lü yıllarda keşfedilmiş, 1700'lü yıllarda yanabilme özelliğinin farkına varılmış, evrenin en basit ve en çok bulunan elementi olup, renksiz, kokusuz, havadan 14.4 kez daha hafif ve tamamen zehirsiz bir gazdır.
*JAXA (Japon Uzay Keşif Ajansı) Tanegashima Uzay Merkezi, 1969 yılında kurulmuştur. Yaklaşık 9.700.000 metrekarelik toplam alanı ile Japonya’daki en büyük roket fırlatma kompleksidir. Kagoshima Prefecture bölgesinin güneyinde, Tanegashima’nın güneydoğu kıyılarında bulunan uzay merkezi, dünyanın en güzel roket fırlatma merkezi olarak bilinir.
4.Sayı Haziran 2015
Alman Makine ve Tesis Üreticileri Birliği (VDMA)’nın daveti ile Nisan 2015’te Almanya’da düzenlenen Uluslararası Akışkan Gücü Zirve Toplantısı'nda,
Günmak A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
Sn. İbrahim Güner, AKDER Yönetim Kurulu Üyesi ve İstatistik Komitesi Başkanı olarak bir sunum yaptı.
Bu yıl 13-17 Nisan 2015 tarihinde düzenlenen Hannover Messe 2015 MDA Fuarı sırasında, üyesi olduğumuz AKDER (Akışkan Gücü Derneği), CETOP* ile ilgili iki toplantıya katıldı. CETOP’un aylık ve üç aylık satış trendleri ve yıllık ürün bazındaki istatistiki bilgilerinin verildiği, Uluslararası İstatistik Komitesi (ISC) Toplantısı’nda, istatistik bilgilerini temin etmede yaşanan güçlükler konuşuldu. Japonya ve Çin haricinde, bütün ülkelerin benzer zorlukları yaşadıklarının ifade edildiği toplantıda, yıllık ürün bazındaki satış istatistiklerinin en geç yıl ortasında yayınlanması hususunda mutabakat sağlandı.